18 Mart 2012 Pazar

´Özal ölmeseydi 28 Şubat olmazdý´

´Özal ölmeseydi 28 Subat olmazdi´

Burcu Bulutun röportaji Türkiyenin en eski ve büyük tekstil firmalarindan biri olan Mensucat Santralin sahibi Halil Bezmen, iflasina giden süreci anlatti. Asker ve medya, bizi isbirligiyle eritti diyen Bezmen, o dönem Hürriyetin sahibi olan Haldun Simaviyle ilgili, O da emri aldi ve yazdi. Asker dedikten sonra baska yol da yok! dedi. Bir zamanlarin en büyük tekstil firmalarindan Mensucat Santralin sahibi Halil Bezmenle yakinda çikacak olan kitabi Hayati boynunda tasiyan adami ve sirketlerinin çöküs öyküsünü konustuk. Bezmen, yeni kitabinda 27 Mayis, 12 Eylül askeri darbelerinin insanlarda yarattigi travmalari anlattigini belirtiyor. Sirketlerinin 12 Eylülden itibaren erimeye basladigini ifade eden Bezmen, 28 Subat post-modern darbe döneminde ise tamamen yok oldugunu söyledi. Darbeci zihniyet sonumuzu getirdi diyen Bezmen, kendisine yöneltilen suçlamalari, aklanmalarini ve darbe döneminin baskici ortamini anlatti. 12 Eylül 1980 darbesi sizi nasil etkiledi? Darbede her kesimden insan içeri alindi ama isadami olarak sadece bizi, Bezmenleri aldilar. Gerekçe neydi? Neden siz? Bir müdürümüz 1. Ordu Komutani Ali Haydar Saltik, benim akrabam diyerek bizi korkutmaya çalisti. Istedigin kadar sikâyet et dedik. Fakat sonradan çok büyük bir operasyon yapildi. Nasil yapildi operasyon? Evlerimiz, isyerlerimiz askerlerin isgali altina girdi. Sanki bir terör operasyonuydu. Edirnede kurulmus olan Mensucat Santral ki dönemin en büyük tekstil fabrikasiydi, arandi. Daha sonra da bizi 2 ay boyunca gözalti hapsine aldilar. Gazetelerde sürekli olarak teröre hizmet ettigimiz yazildi. Gazeteler bu sonuca nasil vardilar? Delilleri neydi? Edirnedeki fabrikayi kurmamizin sebebi teröre yataklik etmek, silah, döviz kaçakçiligi yapmak ve en önemlisi teröristlerin Bulgaristan üzerinden girip çikmalarini saglamakmis. Haydar Saltika gönderilen ihbar mektubunda da bu yazilmis. Bunu anlamak mümkün degil! Anlayamadiginiz tam olarak neydi? Edirne az gelismis bir bölgeydi. Orada kurulmus en büyük fabrika bizimkiydi. Üstelik biraz ötemizde Milli Istihbarat Teskilati (MIT) bulunuyordu. Bizim böyle bir is yapmadigimizi biliyor olmalari lazim. Madem öyle, sizi neden 2 ay gözaltinda tuttular? Evlerden, fabrikalardan tüm esyalar, dosyalar alindi. Bunlarin incelenmesi zaman aldi. Ikinci ayin sonuna dogru bir askeri savci geldi. Bize Siz ne yapiyordunuz? dedi. Biz de Tekstil yapiyoruz, isimizi dedik. Iki hafta sonra bizi serbest biraktilar. Isadamlari darbe dönemlerinin magdurlari miydi? Askeri darbe dönemleri hapishane dönemleriydi ama 12 Eylülde askeri darbeden sikâyet eden bir isveren duymadim ben. Çünkü cunta ekonominin basina Turgut Özali getirmisti. Özal, Türkiyede liberal ekonomiye geçis hamlesi baslatti. Amerikada Ronald Reagan, Ingilterede Margaret Thatcher, Türkiyede Turgut Özal bu üçü kapitalizmin liberalizme dönüsmesini sagladilar. Özal ölmeseydi 28 Subat olmazdi Siz bunlarla ugrasirken ülke yine darbe ortamina sürükleniyordu. 28 Subat post modern darbesi sizce neden oldu? 28 Subat post modern darbesinin yasanmasinin nedeni Özalin olmamasi, ölmesidir. Ondan sonra gelen politikacilar, Türkiyeye yön veremediler. Birbirlerini yediler ta ki Tayyip Erdogan gelinceye kadar. Ama Özal ölmeseydi biz 28 Subat darbesini yasamazdik, mümkün degil! Özal farkli olarak ne yapardi? Özal özgürlüklere inanan, fevkalade bir adamdi. Ne terörün ne de Ermeni sorununun bu hale gelmesine izin verirdi. O öldükten sonra kavgadan, kendi içimizde didismeden darbe ortamina yeniden sürüklendik. 28 Subat zaten tamamen yapma bir isti. Irtica var dendi oysaki böyle bir sey yoktu. 28 Subat dönemi biz artik yok olmustuk, serüvenimiz 12 Eylülde basladi, 28 Subatta sona erdi. Darbeci zihniyet sonumuzu getirdi. O gün agladim Basinda çikan haberler sizi nasil etkiledi? Sirketlerin durumu gittikçe kötülesti. Bankalardan kredi almak istedik sadece bir tek bankaci Hüsnü Özyegin oldu. Bankasinin boyuna göre bize verdigi kredi çok büyüktü. Biz batarsak Hüsnünün bankasina büyük bir darbe olurdu. Bir gün telefon ettim Hüsnüye. Arkadaslarin dalga mi geçiyorlar, bizden para falan istemediler hiç dedim. O da zaten istesek de ödeyemezsin, günün birinde ödersin Halil dedi. O gün agladim ben. Nefes alirken bile askere sorulurdu Asker ve medya ortak mi hareket ettiler o zaman? Kesinlikle öyle. Asker ve medya isbirligiyle bizi erittiler. O zamanlar Simavi ailesi çok yakinimizdi. O zamanin en büyük gazetesi Hürriyet ve Günaydin, Simavi ailesine aitti. Haldun Simavi evimize haftada bir muhakkak gelirdi. Aile dostu dedigimiz bir insandi. O da tam sayfa verdi. Emri aldi ve yazdi. Asker bunu yazacaksiniz dedikten sonra zaten baska yol da yok! Nefes alirken bile askere sormak gerekirdi. Isadamlarindan destek olmadi mi? TÜSIAD Baskani Ali Koçmandi. Bezmenleri en iyi taniyan kisilerden biriydi. Ne yapiyorsunuz, Bezmenler bunlari yapmis olamaz demedi. 12 Eylül darbesinin sonlanmasi ile ortamin havasi degisti mi sizce? 12 Eylül darbesinin getirdigi baski ortamindan hemen kurtulamadik. Türkiye askeri bir demokrasi ile yönetildi. Bezmenlerin üç büyük felaket yasadigini söylüyorsunuz. Röportajin devami için tiklayiniz>>>
Kaynak: http://www.moralhaber.net/
Haberi Oku
Etiketler: , Otomotiv Haberleri, Haber Yorum, Moral Haber

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder