2 Haziran 2012 Cumartesi

Sýddýký Ekber: Hz. Ebu Bekir

Siddiki Ekber: Hz. Ebu Bekir

Amine Ates Kabaktepenin haberi Resul-i Ekrem bütün islerinde Ebu Bekire danistigi için bazi kaynaklarda kendisinden Peygamberin veziri diye söz edilmektedir. Resul-i Ekremin vahiy kâtiplerinden olan Hz. Ebu Bekir onun sirrini saklamayi çok iyi bilir, yaninda pek edepli davranirdi. Medineye elçiler geldiginde onlara Hz. Peygamberi nasil selamlayacaklarini ögretir, huzurunda sükûnetle oturmalarini tembih ederdi. Gördügü rüyalari Resul-i Ekreme anlatir, bazen Hz. Peygamberin veya diger sahabelerin rüyalarini onun huzurunda yorumlar, olaylar ve verilecek kararlar üzerinde degerlendirmeler yapardi. Resul-i Ekreme en çok kimi sevdigi sorulunca önce Hz. Aisenin, sonra da Hz. Ebu Bekirin adini zikreder, insanlarin genellikle kendilerine yapilan iyilige karsilik verdiklerini, Hz. Ebu Bekirin yaptigi iyiliklerin karsiligini kiyamet gününde Allah Teâlânin verecegini söylerdi. Hz. Ebu Bekir Kuran-i Kerimi, Resul-i Ekremin söz ve hareketlerini en iyi ve en süratli sekilde anlama kabiliyetine sahipti. Kuran-i ezbere bilir ve çok duygulu bir sekilde okurdu. Mütevazi, yumusak huylu, hassas, uysal ve hossohbet bir insan olan Hz. Ebu Bekir halifeligi sirasinda daha da mütevazi olmaya çalisti. Kendini begenenlere çok kizardi. Fakirlere, zor durumda olanlara yardim eder, misafirlere ikramda bulunurdu. Hiddeti, cesareti ve atilganligi hemen fark edilmezdi. Her zaman vakarli ve agir basliydi. Az konusur, kumandan ve valilerine de az konusmalarini tavsiye ederdi. Onun dürüstlügü çok meshurdu. Baskalarinin hakkina titizlikle riayet ederdi. Hz. Ebu Bekir ile Hz. Ali sahabeler arasinda en güzel konusan iki hatip olarak taninir. Hz. Ebu Bekirin, taninmis edip ve hatiplerin sözlerini gençliginden beri dikkatle dinledigi, okudugu, birçogunu ezberledigi, bunlari sik sik tekrarladigi ve ezberindeki siirleri çok güzel okudugu bilinmektedir. Hz. Ebu Bekirin sair oldugunu ileri sürenler de vardir. (Islam Ansiklopedisi-Cilt 8) Hutbelerinden birini, örnek olarak burada nakledelim: Ey nas! Size her iste ve her durumda Allah Teâlâdan korkmanizi tavsiye ederim. Sevdiginiz-sevmediginiz her iste, Hakka tutunmanizi ögütlerim. Çünkü dogru olmayan sözde, asla hayir yoktur; yalan söyleyen facir, fisk-i fücura meyleden kisi ise, helak olur. Övüngeçlikten sakininiz! Haddizatinda topraktan yaratilmis ve topraga dönecegi kesin olan çaresiz insanin, övüngeçlik taslamasini anlamak mümkün degildir. Insan; bugün diri ise, yarin ölüdür. O halde güzel isler yapiniz, Salih ameller isleyiniz ve kendinizi ölmüs gibi kabul ediniz. Aslina eremediginiz seyin bilgisini, Cenab-i Hakka havale ediniz. Kendiniz için hayirlar yapiniz ki, yarin onlari karsinizda hazir bulasiniz. Çünkü Hak Teâlâ, Kuran-i Keriminde Kiyamet gününde herkes, dünyada hayir ve kötülükten yaptigi seyi hazir bulacak ve ister ki, o kötülüklerle arasinda uzak bir mesafe bulunsaydi. Yine Allahü Teâlâ size kendinden korkmanizi emreder. Allah kullarini çok esirgeyicidir. (Islam Tarihi-Hüseyin Algül) Hz. Ebu Bekir hakkinda inanilmasi güç hadiselerden biri sudur; Taif gününde Hz. Ebu Bekirin oglu Abdullaha bir ok isabet eder ve Abdullah kirk gün sonra bu yaranin tesiriyle vefat eder. Hz. Ebu Bekir, ogluna atilan bu okun kim tarafindan atildigini arastirir. Aramalar sonunda ogluna ok atanin Beni Aclan kabilesinden Saad bin Ubeyd oldugunu ögrenir. Hatta kendisi de bunu itiraf eder. Cigerparesi oglunu kaybetmis olan Hz. Ebu Bekir, bir taraftan yüregi kan aglarken, oglunu katledene sunlari söyler; Allaha (cc) hamd olsun ki, senin elinle Abdullaha kerem ve seref verdi de, Abdullahin eliyle seni cehenneme göndermedi. Bunu anlamak, hatta anlasak bile kabul edebilmek mümkün degil. Belki o söyle düsündü; dünya fanidir, her ne kadar üzülsem de, oglum sehit oldu. Onu vuran da belki inanir ve o da cennete gider. Böylece her ikisi de cennetlik olur. Bunu böyle düsünebilmek bizler için yine de zordur; ama bu, duasinda söyle diyen Hz. Ebu Bekir için zor degildir; YA RABBI, BENIM VÜCUDUMU ÖYLE BÜYÜK YARAT KI; CEHENNEMDE BENDEN BASKASINA YER KALMASIN. (Siddik-i Ekber Hz.Ebubekir - Ebubekir Subasi)
Kaynak: http://www.moralhaber.net/
Haberi Oku
Etiketler: , hürriyet, Egitim Haberleri, yerel haberler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder